20 Mart 2015 Cuma



Dalaman Tarihçesi :

Bölge, önceden “Ahhiyava” olarak bilinirdi. Yöreye ilk yerleşim,  milattan önce 3000 yıllarında Yunanistan'dan ve batı sahillerinden göçle oluşmuştur. Yöre sakinleri zeytincilik, tarım, ormancılık ve balıkçılık ile uğraşmışlardır. Yüzyıllar boyunca, Lidyalılar, Likyalılar ve Persler bu kıyı ovalarında yaşam sürdürdüler.

1261 yılında Menteşe Bey kendi adını vererek merkezi Milas olmak üzere bir Beylik kurdu. Bu beylik Muğla ve yöresini kontrol altına almıştır.  Menteşe Beyliği 1390 yılına kadar bu yörede hüküm sürmüş, ancak Menteşe dönemde yöreye yerleşen Türklerin Kütahya – Tavas ekseninin aşağısında kalan yörelerden göç ettikleri bilinmektedir. 1390 yılında, Muğla bölgesi, Osmanlı İmparatorluğu tarafından alındı. Ancak, sadece on iki yıl sonra, Timur Han Ankara Savaşında Osmanlıları yenilgiye uğratmıştır. Beyliğin eski yöneticileri bölgenin kontrolünü tekrar ele geçirmiştir. 1451 yılında II. Fatih Sultan Mehmet tarafından Menteşe Beyliği de, diğer Anadolu Türk Beyliklerinde olduğu gibi Osmanlı,  topraklarına ilave edilmiş,  böylece Menteşeoğulları Beyliği de son bulmuştur. 1806 yılından itibaren, içlerinde Çerkez Türklerin de bulunduğu gruplar bu yöreye gelerek Köyceğiz ovasına yerleşmiştir. Daha sonraları bu grupları asıl meslekleri odunculuk, hayvancılık ve tarım olan Turcomans ve Yörükler de katılmıştır. 



 Yüzyıllın başında, Abbas Hilmi Paşa Mısır’dan gelerek önce Köyceğiz’e, daha sonra da vahşi yaşamın hüküm sürdüğü Dalaman’a gelerek bir av köşkü inşa ettirmek istemiş,  yapımını Fransız inşaat şirketine vermiştir. Ancak bu şirket aynı zamanda da Mısır'da bir tren istasyonu binası yapıyordu. Talihsiz bir hata sonucu, Dalaman’da Tren İstasyonu Mısır’a da Avcı Köşkü yapılmıştır. Tren istasyonu günümüzde halen Devlet Üretim Çiftliği (D.Ü.Ç) idare binası, bulunduğu bölge ise çiftlik üretimine devam etmektedir. 

   
Tren istasyonu  büyük bir alanın üzerinde kurulmuş olduğundan etrafı yeşil çimlerle çevrilidir. Bu alanda anıtsal palmiye ağaçlarının hemen altında Abbas Paşa Cami yer almaktadır. Her ne kadar bu bina Abbas Paşa tarafından hiç kullanılmamışsa da, bina mimari güzelliği ve hoş bir hikayesi ile Dalaman’a miras kalmıştır. 

Bölgenin o tarihlerde nüfusu az olduğundan çiftlikte işçi olarak çalışmak için Sudan’dan gelerek şimdiki Dalaman ve Köyceğiz’e yerleşmişlerdir. Çiftlik bölge,  Cumhuriyetin ilk yıllarında devlet hazinesine geçmiş, Devlet Üretme Çiftliği kurulmuştur. Dalaman önceleri “Çakallık” olarak bilinirdi. 1943 yılında Devlet Üretim Çiftliğinin kurulmasından sonra “Karaçalı” olarak anılmıştır.  Daha sonraki yıllarda Devlet Üretme Çiftliğinin (DÜÇ) hemen yanına Tarım Açık Cezaevi de kurulmuştur. 


1967 yılında Dalaman Kâğıt ve Selüloz fabrikası inşa edilmiştir. Bu fabrika sonradan özelleştirilmiş ve üretime devam etmiştir. Dalaman nüfus yoğunluğu ve ekonomik verimliliği açısından önemi halen korumaktadır. 1981 yılında Dalaman Hava Limanı yurt dışından gelen yabancı ziyaretçileri ile faaliyete başlamıştır. Dalaman Hava Limanı tüm dünyada bilinen Uluslararası statüsündedir. Dalaman Hava Limanı 1998 itibaren İstanbul ve Antalya havalimanlarından sonra, yabancıların giriş yaptığı üçüncü büyük havaalanı olmuştur. 29 Kasım 1983 günü Dalaman Köyceğiz’den ayrılarak ilçe olmuştur. 


Dalaman Arazi Yapısı: 

Dalaman, 752,78 km² yüzölçümü ile Ülkemizin Güney Ege Bölgesinde bulunmakta olup, Kuzeyinde ve batısında Toros Dağları, güneyinde ise Akdeniz ile çevrilidir. Türkiye’nin 1.479,68 km ile en uzun kıyısına sahip Muğla İlimizde bulunan Dalaman,  90,06 km sahili bulunmaktadır. Akdeniz ve Ege Bölgelerimizi ayıran Dalaman Çayı,  dağların kuzey yamacından bütün ovayı geçerek Akdeniz’e ulaşmaktadır. İlçenin güney tarafından dağ kitleleri arasında denize ulaşmadan önce kükürt içeren su kaynakları ve İncebel tepelerinin arasında Kocagöl Kargın Gölü ile Kükürtlü göl bulunmaktadır.
   


Bitki Örtüsü ve Doğal Hayat: 

Dağların eteklerinde zeytin ağaçları, su seviyesinde olan arazilerde yeşilin her çeşit ağaçlar bulunmaktadır. Düz alanda bulunan verimli toprak sayesinde, çeşitli meyve ağaçların gelişmesine olanak oluşmuştur. Doğal yaşamın en önemli üyelerinden biri olan Nil Kaplumbağaları Kükürtlü Göl’e, “Caretta Caretta”lar da Akdeniz kıyılarında yumurtlamaya gelmektedir.

İklim: 

Bölgenin iklimi; yazlar sıcak ve nemli, kışları yağışlı ve ılık geçmektedir.

Nüfus: 

Son nüfus sayımına göre Dalaman’ın nüfusu 18 148 kişidir. Merkezde 17 607 ve civar köylerde ise 10.541 kişinin yaşadığı tahmin edilmektedir. Civar köyler ile birlikte Dalamanın genel nüfusu yaklaşık 28 000 kişiyi aştığı tespit edilmiştir.

Yöresel Yemekler: 
Dalaman yenilebilir bitkilerle doludur. Pancarı, hardal, ısırgan otu, tavuk tırnağı ve birçok diğer bitkiler yemek pişirmek için kullanılır. 

Gelenekler: 

Genellikle düğünler Cuma başlar ve üç gün devam eder, Pazar günü nikâhın sonunda gelinin kabulü ile sona erer. Önceden gelinin kabulünden bir gün önce oğlan evinde birtakım yarışmalar yapılır, güreşler düzenlenirdi.

Dini günlerde mezarlıklar ziyareti yapılır. Çiçekler ve Mersin dallarını mezarlıklara konulmaktadır. 

Bir başka gelenek ise, 6 Mayıs Hıdır-Ellez günüdür. Baharın gelişini simgeleyen bu gün de, tatlılar ve aşureler yapılarak ikram edilmektedir.

Yoksul insanlara yardım edilir. Gençler askere giderken de çeşitli “asker uğurlama” eğlenceleri düzenlenmektedir. 
  
Dalaman’da, 1 Meslek Yüksek Okulu, 6 İlköğretim Okulları, 1 Özel İlköğretim Okulu, 1 Devlet Lisesi, 1 Anadolu Lisesi yanı sıra 4 özel okul vardır. Bunun yanı sıra Kâğıt Fabrikası (Mopak), ve TİGEM (Devlet Üretim Çiftliği) mevcuttur. 


Termal Su: 

Kapıkargın ve İncebel’deki kükürtlü termal suların şifa güçlerinin olduğuna inanılır. İncebel’de bulunan Termal sular Therme Maris Otel tarafından kullanılmaktadır. Otelin içinde güzellik ve bakım üniteleri, çamur banyosu ve kükürtlü su havuzu mevcuttur.

Dalaman  Koyları : 

İlk defa Fransız gemileri inşa edecekleri tren istasyonuna (av köşkü) ait malzeme getirdiklerinde Dalaman’a 12 kilometre uzaklıktaki, güvenli olan Sarsala Koyuna demirlemişlerdir. 
Bu koy, günümüzde tekne ve yatların mavi yolculuk güzergâhlarının üzerinde en popüler noktalarından biri olarak yer almaktadır. Tekneler, Kapıdağ Yarımadası üzerinde Sarsala, Büngüş, Sıralıbük, Kurşunlu ve Taşyaka (Bedri Rahmi) ve koylara giden mavi yolculuk güzergahını izlerler. 
Bu koyun suyu son derece temiz ve çam ağaçları inşaat yasağının olduğu bu bölgede denize kadar inmektedir. Koya ulaşıldığı zaman panoramik harika bir görüntüyle karşılaşmak mümkündür.






















Hippokome: 

Dalaman’a 30 km. uzaklıktadır. Antik kentin Kalıntılar Çöğmen köyü yakınlarındaki Asarı bölgesi yakınlarında bir tepe üzerinde görülecek ilginç bir yerdir. Hippokome adı Atlar Şehri anlamına gelir ve güney doğusunda dikkati çeken altı kaya mezarları bulunmaktadır. 
Eski kentin güney batı kısmında daha fazla kaya mezarları vardır, Fethiye, Telmossos ve Kepezbaşı bölgesinde bu Roma ve Bizans dönemlerinden kalma benzer binaların kalıntıları vardır. 
Gökdağ’da Kayadibi’nde Likya kaya mezarları, Bozbel’de Oktapolis şehri kalıntıları, Ilıca, Hisar ve Çal’da dere yatakları, Gürköy’de Demiriçi Çarşısı (metal pazar) ve Dalaman Çayı üzerindeki tarihi Akköprü, bazı kalıntılardır.

Kapıdağ Yarımadası Üzerindeki Antik Yerleşimler:  

Krya, bazı tarihçilere göre bir Karia kenti, diğerlerine göre de bir Likya kentidir.  Krya’nın güneybatısındaki, Taşkaya’daki kaya mezarları Likya kentinin bir sembolüdür. Lissa antik kenti, Kargın Gölü’nün güneyinde yer alır. Batısında Fethiye Körfezi ve kalıntıları arasında Lydia antik kenti gelir. Lydia Bizans egemenliğinde önem kazanmış kalıntıları günümüzde de görmek mümkündür.




Kalynda: 

Dalamana 2 kilometre uzaklıkta, Fethiye yolu üzerinde, Şerefler köyüne dönünce görülebilecek yerdedir. Kalynda gitmek için, ana yola çıkılıp, Şerefler Köyüne dönüldükten sonra iki kilometre uzaklıktadır. Kalynda, antik Karia kenti kalıntıları, köy okul binasının sadece 200 metre üzerinde bir tepe üstündedir. Küçük Kalynda günümüze kadar gelmiştir. Sonuç olarak, bugün, birkaç duvarın parçaları mevcuttur. Tarihçi Herodot Kalynda o zaman için Kaunos Şehri ve yönetimi altında olduğu ve Knidos ile ittifak yaparak, Kaunos karşı ayaklandığını yazmıştır. Kuşatma altındayken, daha sonra Rodos halkından yardım istemiştir. 

Kalynda, Tanrı Zeus Portresiyle, gizlenerek hızla kaçan ve geniş kanatları açık bir kartal şeklindedir. Kalyndalılar kendi paralarını bastırmışlardır.

Dalaman Çayında Rafting: 

Dalaman Çayı gecen yıllar içinde Türkiye'nin en popüler Rafting noktalarından biri olmuştur. Çayın, suyun akışına göre iki farklı zorluk seviyesi vardır. Yüksek ve 3. sınıf bir zorluk seviyesindedir. Bu spor sadece Rafting tekneleri ile yapılmaktadır. Alt seviyesinde ise “nehir kanoculuğu” yapılabilinmektedir. Bu seviyedeki etkinliklere çocuklar da katılabilir. Çocukların da katılabileceği Dalaman Çayı üzerinde rafting veya nehir kanoculuğuna talep hızla artmaktadır. 







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder